Uzun zamandır Karadeniz’e gitmek istiyordum. Kısmet Ordu’yaymış. Huzur veren doğası, güler yüzlü insanları, mükemmel yerel lezzetleri, zengin tarihi ve kültürü ile iki günlük kısa Ordu gezisinin ardından kalanlar işte bu yazıda.
İstanbul’dan 1 saat 40 dakika, Ankara’dan 1 saat 10 dakika süren Ordu uçuşunun ardından Ordu-Giresun Havaalanına ulaşıyorsunuz. Havaalanından şehir merkezine ulaşım ise, yaklaşık 15-20 dakika sürüyor. Ordu’da yıl boyunca hemen hemen her gün yağmur var ve yazın hava inanılmaz nemli. Öyle ki, oturduğunuz yerde şıpır şıpır terliyorsunuz. Bu nedenle, hafta sonları Ordu sahilleri tıklım tıklım. Ama yine de yaz aylarının seyahat için en iyi aylar olduğu söyleniyor.
Şimdi gelelim 2 günde yapabileceklerinize.
Teleferik ile Boztepe’ye Çıkın
Ordu gezisine başlamanın en güzel yolu, teleferik ile tüm şehri kuşbakışı görebileceğiniz Boztepe’ye çıkmak. Bunun için Ordu’nun merkezine inip, sahilde yer alan Atatürk Parkı’na ulaşmanız gerekiyor. Boztepe’ye arabayla çıkmanız da mümkün. Yol sadece 6 km ama teleferiğe binmenin bambaşka bir macerası var!
Araç 8 kişilik ve yaklaşmadan önce yan yana dizilerek, can havliyle içine atlıyorsunuz. Çünkü teleferik durmuyor ve binmek için acele etmeniz gerekiyor. Bu minik maceradan sonra, adeta gökyüzünde süzülürcesine yavaş yavaş yukarı tırmanmaya başlıyorsunuz. Yeşille mavinin birbirine karıştığı manzara gerçekten olağanüstü ve zirveye ulaşmak 7 dakika sürüyor. Ancak yükseklik korkunuz varsa bence denemeyin ve araba ile çıkma seçeneğini değerlendirin.
Boztepe’ye çıktığınızda, doğa yürüyüşü veya piknik yapabilir, semaverde çay içebilir, dövme sucuk ile yapılan yerel Ordu tostunun tadına bakabilirsiniz. Boztepe ayrıca yamaç paraşütü ile ünlü. Adrenalin tutkunu iseniz, bu manzaraya karşı yamaç paraşütü yapmak da eminim oldukça zevkli olacaktır.
Teleferik biletlerinin fiyatı gidiş-dönüş 10 TL. Öğrenciler ise, öğrenci indirimi ile 5 TL ödeyerek bu keyfin tadını çıkarabilirler.
Ordu Pidesi ve Kuymak Yiyin
Karadeniz’e gelip, pide yemeden dönmek olmaz. Pidenin Karadeniz mutfağında ne denli bir öneme sahip olduğunu şehre girer girmez anlayabiliyorsunuz. Öyle ki, sağlı sollu her yerde pideci tabelaları gözünüze çarpıyor.
Ordu’nun en eski ve ünlü pidecilerinden biri Nelipide. Son derece zengin bir pide menüsünde kumak ve çikolatalı pideye varana kadar pek çok lezzet bulabilirsiniz. Hemen yanınızda yer alan size eşlik eden harika Ordu manzarası da keyfinize keyif katacak.
Yason Burnu’nu ve Yason Kilisesi’ni Görün
Ordu’nun merkezine 15 km uzaklıkta bulunan Perşembe ilçesinde Yason Burnu’nu ve Yason Kilisesi’ni mutlaka ziyaret edin. Yason Burnu mitolojik bir efsane ile biliniyor. Bir Rum Ortodoks Kilisesi olan Yason Kilisesi ise, doğal SİT alanı içinde yer aldığından doğal güzelliği bozulmamış yapılardan biri.
Eski adı Panaya Kilisesi olan Yason Kilisesi, 1868 yılında Rumlar tarafından yapılmış. Mübadele sonrası Rumlar’ın Karadeniz’i terk etmesinin ardından harabeye dönmüş. 2004 yılında ise, Ordu Valisi tarafından restore edilmiş. Yason Kilisesi, Karadeniz’in tamamında sahilde bulunan tek kilise ve Hıristiyan yabancı turistler için bir önemli bir mabet olarak görülüyor. Ne yazık ki, içi bomboş ve bu hali insana hüzün veriyor.
Yason Burnu’nda, solunuzda yemyeşil bir doğa ve sağınızda hırçın Karadeniz dalgaları eşliğinde bir Karadeniz çayı içmeyi es geçmeyin. Burnun mistik havasını siz de hissedeceksiniz.
Hoynat Adası’nı Ziyaret Edin
Hoynat Adası da Ordu’nun Perşembe ilçesinde yer alıyor. Fotoğraflarda görmeye alışık olduğumuz yeşillikler içindeki tünel ve hemen sağında yer alan muhteşem deniz manzarası Ordu’nun pek bilinmeyen ama bana sorarsanız en fotografik noktası olabilir.
Hoynat Adası aynı zamanda koruma altına alınan bazı kuş cinslerine ev sahipliği yapıyor. Ordu’da yüzmek isterseniz, burayı mutlaka deneyin derim.
Cotyora Restaurant’ın Tadım Menüsünü Deneyin
Kotyora Ordu’nun tarihi belgelerde geçen adı. Ordu’nun en güzel otellerinden biri olan Anemon Ordu’nun bünyesinde yer alan Cotyora Restaurant ise, adına yakışır şekilde yerel Ordu lezzetlerini içeren enfes bir tadım menüsü hazırlamış. Şef Rıfat Pir’in hünerli elleriyle hazırlanan bu menüde yok yok desem yeridir. Eğer hafta sonu gezisi için Ordu’ya gidiyorsanız, her şeyi tadamayacağınızdan, bu tadım menüsüyle yerel Ordu yemeklerine doyabilir, restoranın deniz manzarası ve şık atmosferiyle bambaşka bir Ordu tecrübe edebilirsiniz.
Ayrıca, Cotyora Restaurant’da yöresel kahvaltı da başka bir keyif.
Ordu gerçekten gezilmesi ve görülmesi gereken bir şehir. 2 günde kafanızı dinlemek, gezmek, görmek, bol bol yemek için mutlaka gitmenizi tavsiye ederim.
